Rus casusu olabilir mi? Kurşun yarasıyla bulundu, savaş taktiği gündemde
9 mins read

Rus casusu olabilir mi? Kurşun yarasıyla bulundu, savaş taktiği gündemde

Derleyen: Melike Sarıkaya/ Milliyet.com.tr – Hayvanları askeri ve istihbarat amaçlı kullanma fikri, aslında oldukça eskiye dayanır. Soğuk Savaş döneminde Rusya ve ABD gibi büyük güçlerin, yunus balıkları, köpekler ve hatta kuşları eğiterek çeşitli operasyonlarda kullanmaya çalıştıkları biliniyor. Bu bağlamda, Hvaldimir’in Rus donanması için özel olarak eğitilmiş bir balina olup olmadığına dair soru işaretleri hâlâ gizemini koruyor. Üstelik Hvaldimir’in ölü bulunması, sır perdesini daha da derinleştiriyor. Peki, bu beyaz balina gerçekten Rus casus olabilir mi? 

HANİ RUSYA’YLA ALAKASI YOKTU?

2019 yılında Norveç’in kuzeyindeki Inga köyünde balıkçılar tarafından beyaz bir beluga balinası bulundu. Ancak sıradan bir balina değildi. Boynunda özel yapım kamera askısı takılıydı. Son derece uysal ve insanlara alışkın davranışlar sergileyen balinayı daha yakından inceleyen balıkçılar, balinanın boynuna takılı olan askının üzerinde St. Petersburg’un malıdır” yazdığını fark etti. Bu durum, balinanın Rus donanması tarafından eğitilmiş bir casus balina olabileceği iddialarının fitilini ateşledi. Norveç Deniz Araştırmaları Enstitüsü’nden Martin Biuw, balinanın Rusya’dan geldiği ve Rus donanmasına hizmet ettiğini düşündüklerini söyledi. Görülmesinden kısa bir süre sonra balinaya ‘Hvaldimir’ ismi verildi. İsmi Norveççe’de ‘balina’ anlamına gelen ‘hval’ kelimesinden türetilmişken, ikinci kısmı ise Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’den geliyor. Bulunduğu ilk günden beri tüm dikkatleri üzerine toplayan Hvaldimir, her ne kadar öyle olduğu düşünülse de Rus donanması tarafından eğitilmiş bir ajan olduğuna yönelik herhangi bir resmi açıklama yapılmadı. Ancak Norveç Kutup Üniversitesi Kutup ve Deniz Biyolojisi Fakültesi’nden Prof. Audun Rikardsen, Rusya’da bazı balinaların kafeslerde tutulduğunu ve son zamanlarda bunların bazılarının salıverildiğini biliyoruz. Bu balinalar teknelere geliyorlar. Ancak Rus araştırmacılarla görüştüm. Balinanın kendileriyle ilgisi olmadığını, bunu Murmansk’taki Rus donanmasının yapmış olabileceğini söylediler ifadelerini kullanarak dikkat çekici bir açıklama yaptı. Profesörün yaptığı açıklamaya göre Hvaldimir’in Rusya’yla ya da Rus Devlet Başkanıyla bir ilgisi yoktu. Tüm tartışmalar devam ederken 31 Ağustos 2024 tarihinde beluga balinası Hvaldimir ölü bulundu. Üzerindeki ilginç bir detay ise tüm dünyanın dikkatini çekti. Hvaldimir yaralıydı, üstelik bu bir kurşun yarasıydı!

Norveç’in güneyindeki Risavika Körfezi’nde, balıkçı bir baba ve oğul tarafından ölü olarak bulunan ünlü beluga balinasının cesedi, dikkat çekici bir şekilde hasar görmüştü. Tek amacı bu balinayı izlemek ve ona huzurlu bir hayat sunmak olan One Whale’in başkanı Regina Crosby Haug, Agence France-Press’e (AFP) yaptığı açıklamada, Hvaldimir’in vücudunda birçok kurşun yarasının bulunduğunu dile getirdi. Bu iddia balinanın ölümünün arkasında şiddet içeren bir eylemin olabileceğine dair şüpheleri artırdı. Ölüm sebebi hâlâ net olarak bilinmeyen Hvaldimir’in ölümü de, tıpkı ortaya çıkışı gibi akıllarda soru işaretleri bıraktı.

CASUS DEĞİL, TERAPİ BALİNASI OLABİLİR

Norveçli yetkililerin açıklamaları, Hvaldimir’in casus olabileceği yönündeki iddiaları katladı ve geniş bir yankı uyandırdı. Ancak şu ana kadar yapılan açıklamalarla uyuşmayan bir nokta göze çarptı. Balina sanılanın aksine bir casus değil, Rusya’nın kuzeyindeki bir dalış merkezinde eğitim görmüş eski bir ‘terapi balinası’ olabilirdi. Rus yetkililer Hvaldimir’in kendileriyle bir alakası olmadığını söylemiş olsa da balina eğitimini Rusya’da tamamlamıştı. Bunun üzerine Norveç’in eski Rusya Konsolosu Morten Vikeby, Hvaldimir’in 2019’da Norveç sularında ilk kez görüldüğünde, onu Rusya’nın kuzeyindeki bir dalış merkezinde gördüğü Semyon isimli bir terapi balinasına benzettiğini, o olabileceğini öne sürdü.

Semyon, zihinsel engelli çocuklara yönelik terapilerde ve eğlencelerde kullanılan bir eğitimli bir terapi balinası olarak biliniyor. Vikeby’nin gözlemlerine göre ise, Hvaldimir’in sergilediği davranışlar, tıpkı Semyon’un gösterdiği davranışları andırıyor. Bu bağlamda Vikeby, Hvaldimir’in davranışlarının ve insanlara alışkanlığının, bir casusluk görevinden çok, eğitimli bir terapi balinası olabileceğine işaret ettiğini savunuyor. 

KULLANILAN TEK HAYVAN BALİNA DEĞİL!

Öyle ki casusluğuyla gündeme gelen tek hayvan Rusların beyaz balinası değil! Hvaldimir gibi başka hayvanlarla yapılan benzer olaylar zaman zaman gündeme gelmişti. Casusluk amacıyla eğitilmiş ya da eğitildiği düşünülen hayvanların tarih boyunca önemli roller üstlendiğini de bu şekilde ortaya çıktı. Bunlardan biri, ABD istihbarat örgütü CIA’nin 1960’larda başlattığı ‘Akustik Pisicik Operasyonu’ adlı projeydi. Proje kapsamında bir kediye dinleme cihazı yerleştirildi ancak Washington’daki Sovyet elçiliği önünde kediye araba çarptı ve başarısızlıkla sonuçlandı. Bu projenin 14 milyon dolarlık zarara mal olduğu iddia edildi.

Casus hayvanlar arasında yarasalar da vardı. İkinci Dünya Savaşı sırasında ABD tarafından gerçekleştirilen ‘Yarasa Bomba’ projesi, casus hayvanlar arasında en ilginç ve sıra dışı olanlardan biriydi. Bu projede, üzerlerine küçük patlayıcılar yerleştirilmiş eğitimli yarasaların, uçaklarla Japonya’nın üstüne bırakılması planlanmıştı. Hedef, yarasaların patlamadan önce Japonya’nın ahşap binalarına yerleşmelerini sağlamak ve böylece büyük yangınlara yol açmaktı. Projeye dair yapılan testler ve sonuçlar, atom bombasının daha etkili bir silah olduğunu ortaya koydu. Sonuç olarak, ‘Yarasa Bomba’ projesi başarılı olamadı ve tarih sayfalarında ilginç bir deneme olarak kaldı. Kışa girerken sakladığı yiyeceklerin yerini unutan sincaplar, casus olarak kullanılmak istenen hayvanlar arasındaydı. 2007 yılında İran’da yaşanan ilginç bir vaka sincapları şüpheli varlıklar haline getirmişti. İran ordusu, nükleer istasyonlarının yakınlarında görülen 14 ‘casus sincap’ ekibini tutuklamış ve yetkililer, bu sincapların nükleer tesisin çevresinde şüpheli aktivitelerde bulunduğunu ve potansiyel bir casusluk tehdidi oluşturduğunu öne sürmüştü.

KAÇARAK KARADENİZ’DE EŞ ARADILAR

2010’da ise Kızıldeniz’in Mısır kıyısındaki popüler tatil beldesi Şarm el Şeyh’te yaşanan köpekbalığı saldırıları, gündeme damga vurdu. Bir televizyon kanalı, bu saldırıların tesadüfi olaylar değil, İsrail tarafından uzaktan kumanda edilen planlı operasyonlar olduğuna dair iddialarda bulundu. Kanal, köpekbalıklarının Mısır’ın turizm endüstrisine zarar vermek amacıyla kasten yönlendirildiğini öne sürdü.

Hayvanların casusluk amacıyla eğitilmesi, tarih boyunca birçok ülkenin askeri stratejilerinde yer aldı. Rusya’nın net bir açıklaması olmasa da Hvaldimir örneğiyle dikkat çeken ülkelerden biri. Özellikle 1980’lerde Rus donanmasının yunusları casusluk amaçlı olarak eğitip kullandığı biliniyor. Bu akıllı deniz memelileri, su altındaki silahları tespit etmek gibi görevlerde kullanılmıştı. Ancak yunusların da genç askerler gibi hormon salgılayarak istenmeyen durumlar yaratabileceği ortaya çıkınca 2017’de, Ukrayna Savunma Bakanlığı ‘casus yunus’ programını sonlandıracak ilginç bir açıklama yaptı. Bakanlık, ordudaki üç yunusun kaçarak Karadeniz’de eş aramak üzere kaybolduğu iddialarını yalanlamak zorunda kaldı. Böylece program 2017 yılında sona erdi. Ancak yıllar sonra, 2019’da bu programın yeniden başlatıldığı ortaya çıktı. Rus Savunma Bakanlığı’nın yayın organı Zvezda Televizyonu’nun haberine göre, bu kez programın kapsamı genişletildi. Yeni hedef, Kutup bölgelerinde görev yapacak şekilde beyaz balina, fok ve yunusları eğitmekti. Gelecekte bu tür programların nasıl evrileceği ve hayvanların askeri stratejilerdeki yerinin ne olacağı hem askeri hem de etik açıdan merak uyandıran bir konu olmaya devam edecek gibi duruyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir